G-YNGZ371DBD
Dolar
Euro
Altın
BİST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Kendinden Gidip Kendine Varan Yolculuk…

23.04.2025
20
A+
A-

Kendinden Gidip Kendine Varan Yolculuk…

 

“İnsan, her yolculukta aslında kendinden gider ve kendine gider…”

 

Bir trenin camından bakarken ya da uzun bir otobüs yolculuğunda, içimize çöken o derin sessizlikte fark etmeden başlarız bir yolculuğa daha. Haritalarda yeri olmayan bir yolculuktur bu: Kendimizden kendimize uzanan, kimsenin göremeyeceği bir hatta ilerleyen, duraklarında yalnızca geçmişin izleri ve geleceğin hayalleri olan bir yolculuk…

 

İnsan, her adımında mekânsal bir mesafe kat ettiğini sanır; ama aslında ruhsal bir dönüşümden geçer. Bu yüzden her yolculuk, dış dünyadan çok iç dünyayı kat eder. Kimi zaman kaçtığımız kendimiz oluruz, kimi zaman aradığımız. Yolun sonunda ise vardığımız yer yine bizizdir. Yani insan, her yolculukta kendinden gider ve kendine varır.

 

Bu içsel seyahat, yalnızlıkla sınanır, hatıralarla tartılır ve çoğu zaman bir fark edişle taçlanır. Kalabalık şehirlerin arasında tek başına yürürken de, ucu bucağı görünmeyen bir kırsalda sessizliğe bürünürken de aslında kendimizi tanıma çabası içindeyizdir. Bu yüzden fiziksel uzaklıklar yalnızca birer bahanedir; asıl mesafe, kalbimizle aklımız arasındadır.

 

Modern çağda insanlar ne çok yolda, ama ne az kendinde… Sürekli bir yere yetişme, sürekli bir hedefe varma telaşı içinde kendimizi geride bırakıyoruz. Hâlbuki asıl ihtiyaç duyduğumuz şey; biraz yavaşlamak, biraz susmak ve içimizdeki sesi duymak. Çünkü asıl keşif, ne yeni şehirlerdedir ne de yeni insanlarda… Asıl keşif, göz göze gelmeye çoğu zaman cesaret edemediğimiz o içsel aynadadır.

 

Bir düşünün: Son zamanlarda gerçekten kendinizle baş başa kaldığınız bir anı hatırlıyor musunuz? İçinizdeki kırgın çocuğu, yorgun yetişkini, umutla bekleyen bir yanınızı dinlediniz mi? İşte bu soruların cevabı, aslında çıktığınız her yolculuğun gizli pusulasıdır.

 

Unutmayın, insanın kendiyle olan yolculuğu bitmez; sadece duraklar değişir. Ve her durakta biraz daha olgunlaşır, biraz daha fark ederiz: Kendimize ne kadar uzak, ne kadar yakın olduğumuzu…

 

Yol açık olsun; ama bu kez dışarıya değil, içinize doğru…

 

Prof. Dr. Kürşat Şahin Yıldırımer

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.