G-YNGZ371DBD
Dolar
Euro
Altın
BİST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Mağaraya Kaçasım Var!

02.05.2023
223
A+
A-

İnsanı hayatından bezdirmek denilen bu olsa gerek.
Anlamadıklarını anlamayan,bilmediklerini bilmeyenlerle mücadele ne zormuş.
Garip olanda anlamış ve biliyormuş iddiasında bulunup,
gerçekleri dinlese dahi anlayamamış olmasını,reddetmekte bulması nasıl bir acziyetin tezahürü.
Üstüne üstlük hırçınlaşmak ne garip bir davranış biçimi bizlerde bunu anlamakta zorlanıyoruz gerçekten.
Suçlu sen, güçlü yine sen nasıl bir duygu…
Gerçek inciyi bilmezsen tanımazsan, beyaz olan taşla karıştırırsın.Lütfen bilmediğin şeyleri ya öğren yada peşine düşme…
Vebaldir günahtır, inciyi taş, taşı inci diye pazarlamak.

Musa (a.s) mı bilginlerin anlaması, Fravun’un el ve ayaklarınızı çaprazlamasına keseceğim tehtidine rağmen, Musa ve onun Rabbine inanırız demeleri tesadüf değildir.
Bilakis sınava tabi tutuldukları sihir olayına vakıf oluşları ve
Musa (a.s). nin yaptıklarının sihir değil, mucize olduğunu anlamalarından kaynaklandı.
Anadoluda bir söz var, “sapla samanı birbirine karıştırma”diye tam da günümüzün hastalığı;tedavi olunurmu kestiremiyorum,ancak tedavi geç kalınmış olmakla beraber başlaması acildir ve hayatidir.
Bunun böyle gitmesi mümkün değildir.
Yoksa haksızlar,yolsuzlar,hırsızlar,ahlaksızlar temiz insanlara iftiralarıyla,edepsizlikleriyle zorda bırakıp, hedef şaşırtarak kendi yaptıklarını masum insanlar yapmış gibi üzerlerine kusuyorlar.
Zaman zaman bu tür hadsiz ahlaksız ithamlara maruz kalınmış olabilir, olunmuştur ama dozunun bu denli artması dip yapması görülmüş vakalar değildi…
Ahlaksızlığın edepsizliğinde bi sınırı olsun artık.
Boğazına kadar dolmuş bir kanalizasyonun etrafa koku saçması kaçınılmazdır elbette.
Kanalların,logarların temizlenmesine arındırılmasına müsade edilmiyorsa burada bir artniyet,ihanet vardır ve hep beraber pislikte helak olmaya maruz bırakılıyoruz demektir.
İnsan hata yapmakla yükümlüdür zaten yoksa tövbe kapısı niçin hep açık olsun.
Evet yıkıldık, yıpratıldık,ekinimizde neslimizde bozuldu sayenizde ve bunları bilmeyerek değil bilerek yaptınız.
İnsan feraaset sahibidir bazı gerçekleri görür hisseder;
Basiretimiz ferasetimiz yoktu diyorsanız amenna da, bunuda kabul etmiyorsunuz.
Bozacı şıracı misali, övgüler üzerine övgüler yağdırıyorsunuz.
Bunun muhatabının kim olması dahi sizin için herhangi bir önem arzetmiyor.
Bu gün meçhul organizasyon dediğinizi, dün yere göğe sığdıramayıp her merci tarafından methiyeler düzerek bitsin bu hasret diyen siz değilmiydiniz?

Peygamber ocağı devletin bekası üst düzey
askerlerimizin itibarını onurunu yerle yeksan edip, hüküm giydiren,sonrada suçları yokmuş yanılmışız diyen siz değilmiydiniz?

Bebek katili denilen kişiye sayın denilecek diyen, bilmem kaç ekran,kanal televizyon aldık hem kendi taraftarını hem türkiyeyi izlesin, kardeşi Mehmet’i gönderdik o biz değil mi diyen,
Adamlarını TRT de konuşturan,
Habur’da förs leydiyle, mergi mergiyle karşılayan,siz değilmiydiniz?
Biz olmasak HDP sittin sene meclise giremezdi diyen siz değilmiydiniz?
Bebek katili Şaron’la el sıkışıp pozlar veren, yine Şimon Perez’i kırmızı halı üzerinden yürütüp mecliste konuştıran ve ayakta alkışlayan, alkışlatan siz değilmiydiniz?
Daha birkaç ay önce Kudüs’ü müslümanlara dar eden katil Herzog’u Ankara protokol yoluna astığın ve Mehmetçiğe atlılarla taşıttığın israil paçavrası ve israil marşını okutan karşılayan siz değilmiydiniz?
Şunu da hatırlatalım bu vesileyle: “İsrail bayrağını parçalayan kargayı”
Kuşlar kadar olamadım parçası eşliğinde vatan bayrak severlere gelsin!
İstanbul
sözleşmesini,özellikle Saadet partisinin karşı koymasına rağmen yasalaştıran,
aileyi tarumar eden cinsiyetsizleştiren siz değilmiydiniz.
Sma hastası yavruların tedavisini karşılamayan, kanser hastalarının ilaçlarını karşılamayan en basit ilaçları dahi vatandaşın sırtına yükleyen; ve bunun yanısıra on,oniki yaşındaki çocukların dahi cinsiyet değiştirmesindeki hastane masraflarını karşılayan(SGK) siz değilmiydiniz.
Hangisini yazalım ki yaptığınız hasta garantili hastanelerle,geçme garantili yollarla övünedurun.
Açılmış üniversiteyi yıllar sonra yeni açıyormuş gibi de açın ve övünün.
Okulların kömürlüklerini, depolarını imamhatip açıyoruz diye de övünün,
Eğitimini de Lisans mezunu atama bekleyen öğretmenlere değil, lise,önlisans mezunu ücretlilere yaptırdığınızla övünün.
Çünkü işi ehline vermek Allah’ın kanunlarında var, size mülakat yeterli:
Oy deposu da denilebilir, hiç akletmeden fikretmeden karınlarıyla düşünüp tabi olmuşlar nasılsa.
Hatta kullandıkları çıkış tarihini annelerimizin dahi hatırlayamadığı çamaşır bulaşık makinası bizden önce varmıydı diye de övünün.

Zaten damat Ferit pardon Berat güzel zel bir hakaret ederek seçmeninize;bilmemkaç şeritli uzaya yol yaptık desek inandırırız demişti…
Tuttu gerçekten de.
Bari şunu yapmayın.
Hatalarınızı başkalarının onuru üzerinden harcamayın.

Cennet mekan Erbakan hocamızın tabiriyle nasıl bir akıl tutulmasıysa artık.

İşte böyle yapılan yanlışları sorgulamaya, yazmaya kalksak dünyayı birkaç kez dolanırda; lütfen yaptığınız hataları ilizyonla ,sihirbazlıkla laf kalabalığıyla başkasına atarak arınmaya kurtulmaya çalışmayın.
Ayrımcılık,iftira, adaletsizlik büyük günahlardandır.
İftiracının şahitliği kabul değildir.
Yarın mizan var,terazi var biz buradan şahitliğimizle hatırlatalım:Yarın huzuru mahşerde ,mizanda ,terazide uzuvlarınız şahitlik ettiğinde geç kalmış olunacak…

Yüce Rabbimiz buyuruyor
“Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme.Çünkü göz ve gönül hepsi ondan sorumludur”İsra suresi 36. Ayet.
Vesselam
Nazile ŞANAL

YAZARIN SON YAZILARI